PROBİYOTİKLER

Probiyotik kavramı ilk kez XIX. Yüzyılın başlarında Nobel ödülü sahibi Elie Metchnikoff tarafından gündeme getirilmiştir. Rus araştırmacı Elie Metchnikoff, bol miktarda süt ürünleri tüketen Bulgar köylülerinin daha uzun süre yaşadığını fark etmiş ve yaptığı çalışmalarla probiyotik kavramını tıp dünyasına sunarak, bu alanda yaptığı araştırmalar sonucunda 1908 yılı Nobel ödülünü kazanmıştır. Gerçekte probiyotik mikroorganizmaların varlığı binlerce yıl öncesine dayanmaktadır ve probiyotikler bilinmeyerek bile olsa binlerce yıldır insan diyetinin bir parçası olmuşlardır.  Yoğurt, peynir, kefir gibi fermente ürünleri kullananlarda bazı enfeksiyon hastalıklarının daha az görüldüğüne ilişkin gözlemler, bilim adamlarını tarihsel süreç içerisinde canlı mikroorganizmalar ile çalışmalar yapmaya yönlendirmiştir.

Probiyotikler, Yeterli miktarda alındığında insan sağlığını olumlu yönde etkileyen, gıda katkı maddesi olarak kullanılan faydalı mikroorganizmalardır. Probiyotik mikroorganizmaların önemli grubunu laktik asit bakterileri oluşturmaktadır. Bifidobacterium ve Lactobacillus türleri en yaygın olarak gıdalarda kullanılan probiyotik mikroorganizmalardır. Probiyotiklerin sağlık yönünden olumlu etkilerinin sağlanabilmesi için üründe canlı olmaları ve günlük alım miktarlarının 106 -1010 kob/g düzeyinde olması gerekmektedir.

Probiyotik Mikroorganizmaların Faydalı Etkileri 

·  Önemli sindirim enzimlerinin üretimi, 

·  Sindirim sisteminin enfeksiyon hastalıklara karşı direncinin artırılması, 

·  Bağırsak hareketlerinin uyarılması/kabızlığın tedavisi, 

·  Bakteriyosin gibi antimikrobiyal maddeler üreterek patojenlerin baskılanması,

·  Bazı kanserlerin engellenmesi, 

·  Serum kolesterol seviyesinin düşürülmesi, 

·  Gıda zehirlenmelerinin- ishal oluşumunun önlenmesi,

·  Bağışıklığın uyarılması gibi faydalı etkileri vardır. 

Probiyotikler açısından zengin gıdalara turşu, ayran, kefir, yoğurt, boza, şalgam gibi besinler örnek verilebilir.

Prebiyotikler, bağırsaktaki probiyotiklerin gelişmesini veya aktivitesini seçici olarak arttıran, insan vücudunu faydalı bir şekilde etkileyen sindirilemeyen lifli gıda bileşenleridir.        

Prebiyotikler doğal olarak, başta anne sütü olmak üzere soğan, sarımsak, enginar, kereviz, pırasa, kuşkonmaz, muz birçok lifli gıdalarda bulunur. Takviye edici gıdalarda sıklıkla bulunan prebiyotik ise inülindir.

Prebiyotiklerin Faydalı Etkileri

·  Kabızlığı rahatlatma,

·  Bağırsak pH'sını düşürme,

·  Bağırsak mikrobiyal dengesini yenileme,

·  Serum kolesterol seviyesini dengeleme,

·  Bazı kanserlerin riskini azaltma,

·  Bağışıklığı güçlendirme gibi faydalı etkileri vardır.

Sinbiyotikler, probiyotik ve prebiyotik kombinasyonundan oluşan sindirim sisteminde özellikle de bağırsaklarda istenen mikrobiyal popülasyonun oluşmasını ve korunmasını sağlayan bir ürün olarak tanımlanmaktadır. Kısaca, prebiyotiklerle probiyotiklerin tek üründeki kombinasyonlarıdır.


Kaynaklar
Sai Priya, T., & Sarathchandra, G. (2022). The realm of probiotics: An overview.
Nataraj, B. H., Ali, S. A., Behare, P. V., & Yadav, H. (2020). Postbiotics-parabiotics: the new horizons in microbial biotherapy and functional foods. Microbial cell factories19(1), 1-22.